Yazar: 23:00 Genel Kafalar

Aitsizlik diyelim.

Kavramsal kargaşalar yaratmanın  bir şekilde kendime iyi geldiğini fark etmiş yada buna kendimi inandırmış olmalıyım. Kötü geçen zamanlar yarın çok uzak diye geçiririm içimden, emin olun durduğum yer iyi ışık almıyordur o sıra, çürümeye yüz tutmama ramak kalmıştır. Fakat bu yarın meselesinde yanılgıya düşüyorum şu sıra. Yarın gerçekten 23.59 ile 00.00 kadar basit geçişli bir kavram olamaz, illa umut dolu güzel günlere yarın denir gibi vasat bir pollyannacılık yapmıyorum, yalnızca bana peşi sıra geçen benzer saatlerin, araya alınan zoraki bir uyku molası yüzünden bugün ve yarın diye ayrılması saçma geliyor. Bir kaç saatlik gece uykusunun ardından az evvel yaşadığım günün yüksek benzerlikte olanını yaşayacaksam bence bu yarın olmamalı, hadi devreli gün olsun en fazla. Yarın dediğin şey kesinlikle net bir farklılık içermeli açıkçası, öyle kuru kuruya ucuz saat geçişlerine dayanmamalı. Mesela büyük büyük duygusal farklılıklar yaşamıyorum ben her yarın dediğimde, farklı farklı şeylerde yapmıyorum her iş günü. Açıkçası aynı bokun laciverti olmayan hepi topu 2 günüm var koca hafta içinde. Yani benim haftam 2 yarından ibaret olmalı, yılım kabaca 104 haftadan oluşmalı, ne bileyim yaşımda herhalde 40 küsürlü olmalı. Matematiğimin rezalet olduğunu söylemiş miydim?
Aitlik hissiyatına sarılmalı insan. Bu yaşadığın şehirden, çalıştığın işe, sevdiğin kişiye kadar her şey için geçerli. Birine kök salmalı, bir duyguya, bir uğraşa ne bileyim çiçeğe, böceğe. Olmazsa ipi kaçmış uçurtmaya benziyor ve bu insanın ruhunda fena halde çalkantıya sebep oluyor. Yiten aitliğin, aciz farkındalığına varana dek arada geçen kısa süre içinde kendinizi kurtarabilir yada yer çekimsiz ortamda süzülmeye başlayabilirsiniz. Ait olabileceğiniz her neyse ona doğru koşmamaya kararlıysanız umarım yeterince şanslısınızdır. Ne şehirler tesadüfi karşılaşmalar için yeterince küçük, ne hayat birden çok yarını size sunacak kadar adil. En çok telafisi olmayan ile başlayan cümlelerden korkun. Yada vazgeçip gitmeleri içsellestirin. Mutsuzluğa alışmak, donarak ölmeden hemen önce gelen tatlı uyku gibidir. Kötü sonu bilirsin ama artık mücadele etmeyeceğini bilmek huzur verir insana.

Kim ne derse desin ben bugünü yakıyorum / Yeniden doğmak için çıkardığım yangından. Edip Cansever

 

Visited 3 times, 1 visit(s) today
Close