Yazar: 10:34 Genel Kafalar

BEZM

 

Yıllar önce şiir yazmaya başladım. Yazdığım şiirlerin neredeyse tamamı aşk üzerineydi. Sevdiğim insana, kavuşamaman üzerine yazdığım, acılarımla dolu dizeler.

Yıllar geçtikçe şiirleri okuyanlar genellikle kafiye, uyağa dikkat etmiyorsun neden düz yazı tarzında yazmıyorsun dediklerinde karşıma devrinim diye bir site çıktı Haşmet sayesinde. Bu sitede 61 farklı yazı yazdım. En son yazımı 17.07.2021 tarihinde “Kısa Bir Ara” diyerek tamamladım.

Bugün klasik bir doğum günü kutlaması için Galata’da Pepo’ da buluşacaktık. Kapıdan içeri girdiğimde daha gelmesine saatler olan iki arkadaşımın orada olduğunu gördüm. Daha sonra kan bağı olmayan iki kardeşimin bahçede oturduğunu gördüm. Genede hayr olsun dedim.

İçeri girdikten sonra herkesin elinde telefonlar kamera ile çekim yapıyorlardı. Yeter artık bu kadar dediğimde arkaya bak dediler. Arkada kocaman bir afiş içerisinde “ Besim Tonoz imza günü – Besim Tonoz’ un yazmalarından derleme olan bu kitap, yaşananların ve yaşayanların öyküsü – Belki sizden de bir şeyler vardır bu kitapta” yazısı ve masa üzerinde birçok kitap vardı.

Gene anlamadım. Masa üzerinde “Bezm” yazan kitapta kendi ismimi gördüğümde herhalde benim adıma kapak basıp boş defter ya da ajanda bastırmışlar dedim. Kitabı açtığımda içerisinde yazılar olduğunu gördüm.

28.09.2019 tarihinde ilk yazdığım “Rüzgar Gibi Geçti” yazısından 10.07.2021 tarihinde yazdığım “Benlik” yazısına kadar 58 farklı yazımı ve yıllar önce yazdığım şiirleri 166 adet kitap haline getirmişler. Redaksiyonlar yapılmış, kapak baskısı tamam bir eser vardı karşımda. D&R’da görsem alacağım neredeyse. Ama satışa kapalı 🙂

Yetmemiş kitabın arkasına “Münevver Tonoz, Zeynep Tonoz, Aslı Tonoz, Naz Kavramış, Salih Baş, Doğal Kanmaz, Yıldıray Reisli, Serdar Vural, Aslı Karaca, Aylin Bahçeci, Bahadır Akdağ, Şafak Koca, Merve Koşar, Ada Ergen, Murat Karabayır, Volkan Güdek, Neslihan Ketenci, Dilek Büyükçolak ve Çağla Ergen” benimle ilgili düşüncelerini aksettirmişler.

Yorumları yapanlar benim için çok ama çok değerli kişiler. Hepsine emekleri, yazdıkları güzel yazılar için çok ama çok teşekkür ederim. Her bir satır gözyaşları içerisinde okudum. Zira her bir cümle kalbime o kadar işledi ki.

Enteresan bir şekilde Salih Baba’nın beni bu kadar tanıdığını, bir paragrafta beni benden daha iyi anlatabileceğini düşünmezdim.

Annem, Ablamlar, Naz; Yazarlık serüvenine başlama sürecimden, hikaye temasına geçiş olgumu anlatmışlar

Aslı, Doğal ve Aylin ve Yıldıray geçmiş 20 yılı harmanlayarak beni, yaşadıklarımızı, karakterlerimizi ve dostluğumuzu anlatmışlar

Serdar Abi cüssemden müsemma “Büyük Adam” olarak beni tasvir etmiş ama anlattığı şey çocuk kalbinde yaşayan bir devin hikâyesi aslında.

Bahadır, Şafak ve Murat tanışma ve sofra hikâyelerimizi anlatmışlar.

Volkan, şakacı kişiliğini konuşturmuş.

Merve, geçmiş konuşmalarımızdan, geleceğe açılan bir pencereyi göstermiş.

Ada, Rakı masalarında birbirimize kattığımız değerleri hatırlatmış ve devamını dilemiş

Nesli ve Dilek ise, birlikte geçirdiğimiz ve geçireceğimiz güzel günlerin resmini çizmişler

Çağla; Bu kadar zahmet verdiğim için hem çok üzüldüm, hem de çıkan bu eser karşısında çok ama çok gururlandım. Eline, emeğine sağlık. Bu deli işi senden başkası yapamazdı.

Ancak; Kitabın ön kapak cümlesi beni benden aldı “ Aileme ve erken kaybettiğim ama hep benimle olan ŞİŞMAN’ a” Şişman’ın anlamını beni tanımayan, hayatımı bilmeyen herhangi birisi tahayyül edemez.

Bu tür organizasyonlarda genellikle içeriden bir köstebek çıkar ve organizasyonu bir şekilde ispiyonlardı. Bu sefer kesinlikle sızıntı olmadı zira ben son dakikaya kadar hiçbir şey anlamadım.

Tüm sevenler, dostlar, hatta Romalılar ; Beni çok mutlu ve mahcup ettiniz. Her şey için sağ olun.

Bu arada kitaba ismini veren Bezm : İçkili, eğlenceli yiyip içme ve sohbet meclisi olarak geçiyor. Tam da konumuza uygun olarak,

Velhasıl kelam

İyi ki varsınız, iyi ki hayatımdasınız.

Visited 2 times, 1 visit(s) today
Close