Yazar: 15:52 Genel Kafalar

Köz

Mangal yakmak maharet ister. Önüne gelen atar, tutar ne var bunda diye, ama işin aslı pişireceğiniz yemeği yakmadan o hazneyi doldurmak, yemeklerin hepsine eşit derecede ateşin gelmesini sağlamaktır.

Ateş köz haline geldikten sonra uzun bir müddet yanar durur için için. Dışarıdan baktığınızda kararmış kömür parçaları görürsünüz, lakin içleri saatler boyu lal renginde devam eder. Ustalık köz devam ederken onu nasıl kullanacağını bilmektedir. Uzun saatlere yayılan sohbetlerde içerisine ister patates koyun, isterseniz üzerinde kestane ya da kahve pişirin. Ateş, ısısını; Yakmadan ama sizi üşütmeden yanıbaşınızda tutar her daim. Böylece konuşmak size zul gelmeden saatlerinizi geçirirsiniz etrafında

Mangalı bilmeyenler, ateşin en kızgın halinde eti koyar ızgaraya, kayış gibi olan parçaları sadece bitsin diye hunharca parçalar, sohbet – muhabbet bağına girmeden mideyi doldurur, daha sonrasında közü görmeden, neler yapacağını bilmeden üzerine su döker ve gider. Çünkü onların tek ihtiyacı karnının doyurmaktır.

Köz olmuş ateş ağır ağır yanarken etrafınızdaki insanların ışığını fark edersiniz. Kor ateşte ise; Fast food tadında yemek ve sohbetler.

Şairin dediği gibi ; Tercihleriniz sizi yaşatır.

“Dünyada ne ikbal ne servet dileriz
Hattâ ne de ukbâda saadet dileriz
Aşkın gül açan bülbül öten vaktinde
Yaranla tarab yâr ile vuslat dileriz.”

Yahya Kemal Beyatlı

ikbal : gelecek

ukbâda : ahiret

yaran : dost

tarab : sevinç

yâr : sevgili

vuslat : kavuşmak

Visited 1 times, 1 visit(s) today
Close